Öcalan’ın Müzakere Süreci ve DEM Parti Heyeti
DEM Parti heyetinin Abdullah Öcalan’la gerçekleştirdiği görüşme sonrasında politikada önemli gelişmeler yaşanıyor. İlke TV yazarı Kemal Avcı, bugünkü köşe yazısında ‘Öcalan’ın üç talebi…’ konusunu ele aldı. Avcı’nın değerlendirmeleri şu şekilde:
“MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim sonrası yaptığı açıklamaların ardından Kürt sorununa demokratik bir çözüm arayışı yeni bir umut doğurdu. Aslında, gelişmelerin başlangıcı 1 Ekim öncesine dayanıyor. Devlet yetkilileri, İmralı’da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan’la bir dizi görüşme gerçekleştirdi.
Kürt sorununun çözümsüzlüğünün sürdürülemez olduğunun farkına varılması, ülkedeki kutuplaşmanın ve gerginliğin artması, iç barışın önemli hale gelmesi ve dış politikadaki gelişmeler devleti bu adımı atmaya sevk etti. Öcalan’la yapılan görüşmelerin bir sonucu olarak 1 Ekim sonrasında önemli adımlar atıldı.
Hedef, Kürt sorununun demokratik ve barışçıl bir şekilde çözüm bulunması ve PKK’nin silahsızlandırılmasıdır. Elde edilen bilgilere göre, Abdullah Öcalan’ın müzakerelerde etkin bir rol alabilmesi için üç talebi bulunmaktadır.
İlk olarak, müzakerelere katılabilmesi ve sürece etki edebilmesi için uygun bir ortamın sağlanması gerekmektedir. Yani, heyetin yanı sıra avukatları, ailesi ve hatta örgütü ile iletişim kurabilme imkanlarının sunulması gerekmektedir.
İkincisi, sürece dair yasal bir çerçevenin oluşturulması gerekmektedir. Bu, sürece dahil olanların geçmişte yaşanan cezai yaptırımlarla karşılaşmamasını ve sürecin başarılı olabilmesi için gereklidir.
Üçüncü olarak, sürecin toplumsallaştırılması gerekmektedir. Meclis’in ön planda olması, iktidarın yanı sıra muhalefet partileri, sivil toplum örgütleri ve farklı toplumsal kesimlerin sürece dahil edilmesi gerekmektedir.
Öcalan, meseleyi sadece kendisiyle iktidar arasında bir pazarlık olarak değil, toplumsal bir mesele olarak ele alınmasını istemektedir. İmralı heyetinin, Öcalan’ın talebi üzerine siyasi partilerden başlaması ve Meclis’in odak noktası olması da bu sebeple önemlidir.
Heyet, Meclis’te temsil edilen partilerle ilk tur görüşmelerini tamamladı. Abdullah Öcalan’la yapılan görüşmeye ilişkin bilgi verildi ve parti liderlerinin sürece destek verecekleri açıklandı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Meclis’te tüm partilerin katılımıyla bir komisyon oluşturulmasını önerdi. Bu öneriye DEM Parti de destek vermektedir. Öcalan’ın da benzer bir öneride bulunduğu belirtilmektedir.
Sürece dair kaygılar da bulunmaktadır. Bunlar arasında bilgi eksikliği, çözüm konusunda samimi olunmaması ve anayasa değişikliği kaygıları yer almaktadır. Ancak, tüm siyasi partilerin sürece katılma çabası, bu kaygıları önemli ölçüde azaltmaktadır.
DEM Parti’nin tutumu açık ve nettir. Kendilerinin ve Öcalan’ın AK Parti’nin siyasi planlarına dahil olmayacağının altını çizmektedirler.
Heyet üyeleri ve DEM Parti yetkilileri, geçmiş süreçlere göre umutlu olduklarını ifade etmektedir. Bunun sebeplerinden biri geçmiş hatalardan ders çıkarılması ve sürecin adım adım ilerletilmesidir. Ayrıca, iç ve dış koşulların çözümü zorunlu kılması da umudu artırmaktadır.
Ancak, devlet içinde uyumsuzluk olduğu ve bazı partilerin sürece samimi olmadığı düşünülmektedir. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümet üyelerinin söylemleri, süreci tehlikeye sokabilir niteliktedir. Rojava’ya yönelik devlet politikası da endişe vericidir. Kürtlerin bu politikayı kabul etmeleri zor görünmektedir. Umut, devletin Rojava politikasında değişiklik yapması yolundadır.”
(ALINTI)